31 Temmuz 2008 Perşembe

Dikkate Şayan Telaşe


Efendim finallerin bitmesi az kaldı derken pazarertesi olacak sınav kalkmış çarşambaya kaymış olacak iş değil hani. Onun dışında çevrede bu aralar kanser vakaları çoğalmış vaziyette ki duyduğum kanserlerden bazıları hiç akla hayale gelmeyecek daha önce bahsedilmemiş olanlardan.Allah korusun.Lisesonu Balosundan sonra yakın civardan bi yazıtla devam edicem. Beğenmezseniz küfürlerinizi mailime bekliyorum.Tabi maillerinizi ibreti alem olsun diye başkalarına iletmeyeceğime(fwd) garanti vermemekteyim.

Buyrun ;
.................

Engininde hengamenin

Zorlukla nefes almakta

En nefis endişenin

Şifasızca kıyısında

Doruğunda mahreminin

İçtimai fikirlerin

Latif şekli

Kesif hali

Dokunarak yakmakta

Nedendir söyle de bilelim

Bu dikkate şayan telaşe

Kürk mantolu kevaşe?

16 Temmuz 2008 Çarşamba

Rütbeli Tertibat


Bi vakitler vazgeçtiğim kimi katılımıtlara, zamanla alıştığım gibi şimdilerde vazgeçtiğim işlerin de ileride benim için sıradan olaylar olabilmesi ihtimali üzerine, hayatımda değer verdiğim şeyleri rütbelemek istedim. Sonuçta rütbelilerin en yüksekleri, en erken mundar olanlar olarak gözümün önüne geldi. Aldığım, hazır tuttuğum bu tertibatın işe yaramaması, bi yönden ön ayak olması, kişisel irademin aslında osuruktan ibaret olduğunu bir kere daha kanıtlamış oldu. Demir iradeden gelip, aleminyon sanayiye geçiş meşrepte hafiflemeye sebebiyet verdi. Geldik gördük gör, mezolaydık.

Bıyrın
..............

LİSESONU BALOSU

Tesadüfen teşrinde

Alacaklı hazin merak

Nümayişin peşinde,

Hani oldu olacak

Tutuverse hayalini

Gözleri kapanacak,

Boşluktaki ellerini

Kapsalar bırakacak,

Akabinde haince

Teslimiyet-i Mutlakiye

5 Temmuz 2008 Cumartesi

Mir Pir ve Alengirli Sofu


yeni yazımı dehşetengiz bi biçimde kaleme almaktayım. düz yazı . yazı düz. tövbe dediğinizi duydum. belli ki inançlı birisiniz.hani zimbab ve nijer ya, yazar bu seferde dinginliğin sınırlarını zorluyor . okuduğumuzu anladık mı kısmında sizi kolluyor. beyaz show sunum tümcelerinden kopup gelen, tarihin o altın imbikten damıtıp elimize döktüğü çabucak tene karışan sanki ılık bir yaz yağmuru katresi olmak gibi. ya da olmamak gibi. zamanında bi köyde bi genç yaşarımış . bu genç gördüğü herkeZle dalga geçerimiş. günlerden bi gün vaki olmuş da , bir er kişi çıkıp meydane, hemi de erce bir şekilde vermiş bu kendiyi bilmeze ayarı. Ayar dediysek kısa kesmeyin , yeşil dev Hulk ı bile günlerce soğan kıvamında pembeleştirecek , örümcek adamı kulak memesi yımışaklığında yuğuracak , yarasa kulaklıya slibini ters giydirecek türden bi ayarmış bu. demiş ki; din evet afyondur ama içmesini , içip de uçmasını bilene. marihuana içip uçana yılan bile dokunmazmış, afyon çekene neden karışırsın bre gafil deyyus! mesela senin 3 kase afyonun var. onu 2 farklı kişiyle paylaşmalısın. dağıt ki birlikte uçasın . kah çıkasın gökyüzüne seyreyleyesin alemi. adam da demiş ki hu diyelim huuu! sonra hep birlikte mutlu mesut yaşamışlar.
sonuçta:
1.Herkes afyonu bilmez.
2.Afyonu olan paylaşmalıdır.
3.Paylaşmayan döğülmelidir.
4.Döğülen öğüdülmelidir

Selametle
.................................

İkimiz kaldık eskilerden di mi mirim
Ben senin taleben , sen benim pirim
Emin değilim ben , ensar hiçim
Hiç değilse birim
Söyle hocam neyleyim
Bilirim ki mevcudiyet,
Üç kuruşa talim eyleyim
Diyenin..
Binaenaleyh ki demeyenin
Gözlerini oyalar.

Bayezid Külliyesi